şişli escort bayanbayan escortbeylikdüzü escortdiyarbetdiyarbetganobetbetmarlosweet bonanzagaziantep escortgaziantep escortantalya escort bayanmanavgat escort bayanpendik escortkurtköy escortataşehir escortkartal escortümraniye escortbostancı escortkadıköy escortKadıköy escortAnadolu Yakası EscortAtaşehir escortBostancı escortizmir escorttipobethttps://www.newstrendline.com/Beylikdüzü EscortBahçeşehir EscortAdana escortmarmaris eskortgrandpashabetankara escort

Çocuklar Diyet Yapar Mı?


Ketojenik Diyet

Obezite çocuklarda da giderek büyüyen bir sorun. Aslında nedeni yetişkinlerinkinden farklı değil. Kötü beslenme, hareketsizlik, abur-cubur, çocukların kilolarına kilo katıyor. Oyun çağında obezite sorunu yaşamaya başlayan çocuklar, uzmanların, duydukları ve okuduklarının etkisinde kalan ailelerinin baskısıyla, bazen de kendi kendilerine diyet yapmaya başlıyor. Peki, çocukların bu kadar küçük yaşta diyete yönelmeleri doğru mu?

 

Ergenlik kritik dönem

Gelişme çağında yapılan gereksiz diyetler, daha ileri yaşlarda daha zor verilen fazla kilolara zemin hazırlıyor. Bedenin en fazla gıdayı tolere edebildiği çağları gelişme dönemi. Kadınlarda aylık kanama, erkeklerde ilk ereksiyon başlamadan ve hatta başlamasından sonra bir yıl içinde bedenin biraz yağlanması normal. Basit anlatımla, kadın dişileşiyor, erkek erkekleşiyor.

Ergenlik; hormonların etkisi ile aklın karıştığı, cinsel kimliğin tam tanımlandığı bir dönem. Bir de genellikle eşlik eden hüzün olunca, bu yağlanma büyük tedirginliklere yol açabiliyor.

Az yemenin çözüm olabileceği düşüncesiyle gıda alımı kısıtlanınca beden ihtiyacını alamadığında bunu tehdit olarak algılar. Kaynaklarını olabildiğince az kullanır. Beden doğa gibidir. Kendine ait olanı korur, ihtiyacı verilmediğinde hemen koruyucu sistemler devreye girer. Az gıda alımı halinde vücut zor zamanlar için depo yapar. Böylece aslında şişmanlık adeta oluşturulmuş olur. Aslında normal gıda alım devam etse sorun çıkmayacak. Hatta başlangıça kilo verse bile, yiyeceklerden ihtiyacı kadarını da alsa kilo almak daha kolay ve kaçınılmaz hal alıyor.

Bu arada ergen, bazen baş edemediği yaşamında, tek kontrol edebildiği bedenine dönüyor. “Bari bedenimi güzelleştireyim” diye düşünüyor. Bedeniyle çok fazla uğraşmaya başlıyor. Bu dönem ergenin kendini tanımladığı ve çevresindeki yerini kavradığı bir dönem. Hem bunu yanlış anlamış ve hem de beslenme bozukluğu yaşamaya başlamış oluyor. Korkacak bir şey yok, sadece onları dinlemek ve belki de beslenmeleri ve bedenleri ile ilgili yorum yapmamak gerekiyor. Aile yorum yapılacak kadar, ergenin yanlış yaptığını düşünüyorsa yardım almak en doğrusu.

 

Çocuklar ve ergenler neden diyet yapmamalıdır?

Çocuklar ve ergenler öncelikli olarak büyüme ve gelişme çağında olmaları nedeniyle diyet yapmamalıdırlar. Daha doğrusu yemekten men edildikleri diyetleri yapmamalıdırlar.

Bazıları tamamen yemekten kopabiliyor ve zaten hayatın en zor olduğu bu dönemde kontrol etmeye çalıştıkları hayatı kontrol edemediklerinde, bu kere bedenlerini kontrol etmeye başlayıp, çok fazla zayıflayabiliyor veya çok fazla şişmanlayabiliyorlar. Böylece hem kontrol edebilme egosu tatmin olurken aynı zamanda ilgi çekmenin iyi bir yolunu bulmuş oluyorlar. Sonra arkasından gelen yeme bozukluğu…

Vitamin ve minerallere en çok ihtiyaç duyulan bu dönemde mutlaka yemeleri gerekenleri yemez hale gelmeleri ayrı bir sorun. Hele ki ebeveynler sürekli diyet yapıyor iken. Her gün peynir, süt, tahıl sebze, ekmek yemeleri gerekirken, onlar salata yemeye başlıyorlar. Hatta yememek için içki içtiklerine dair örnekler çok fazla.

Belki bir spor dalına yönlendirmek uygun olabilir. Spor, disipliniyle iç kontrollerini güçlendirmelerine, bedenlerinin hızla yağlanmamasına, enerjilerini harcamalarına, heyecan duyacak daha faydalı bir uğraşlarının olmasına yardım edebilir.

Fast food korkulu rüya gibi ebeveynler için, ama çok özel zamanlarda “Hadi pizza yiyelim’’ ya da “Hadi hamburger yiyelim’’ gibi sanki bunların ödül olduğu söylemler olabiliyor. Eğer onları bu beslenme biçiminden vazgeçirmek istiyorsak –ki bu biraz zor. Hiç değilse meyve kasesinin göz önünde olduğu, sebze yiyen, evinde sürekli yemek pişen, beraber yemeğe oturulan zaman ve durumlarımız olmalı. Ve “Bu günlerde fazla kaçırdım, dikkat etmem lazım. Biraz az yiyim’’ gibi örneklerden uzak olmaları da ayrı bir çözüm olabilir.


Like it? Share with your friends!

0 Comments

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir