Ilıman iklimlerin meyvesi olan mandalina, turunçgiller ailesinin önemli bir üyesi olup, Türkiye’ de en cok Akdeniz Bölgesinde yetiştirilmektedir. Daha çok portakala benzer özellikleri ile dikkat çekmektedir ve portakal gibi mandalinada suyu sıkıldığı takdirde çok fazla bekletilmeden tüketilmelidir.
Aynı zamanda portakal gibi C vitamini bakımından da oldukça zengin, kabuklu bir meyvedir. C vitamini deposu olması yönü ile, vücudun hastalıklara karşı direncini koruyarak, bağışıklık sistemini güçlendirmekle birlikte, sindirim sistemininde düzenli çalışmasını sağlayarak, hazmı kolaylaştırmaktadır. Tadı da bir o kadar lezzetli olan bu meyve, ekşi ve tatlı çeşitleriyle herkesçe sevilerek tüketilmektedir.
Mandalina sulu olmanın yanı sıra, hoş bir kokuya da sahiptir. Mevsiminde, taze taze evimizin baş köşesinde yer alması gereken bir meyvedir. Çünkü içeriği ile tedavi edici bir özelliğe sahiptir. Ayrıca yapısında, C vitamini içermekle birlikte, A, B vitaminleri, potasyum, sodyum, brom, kalsiyum, demir ve de fosfor mineralleri de içerir. Bunlarla da kalmayıp kemik gelişimine ve korunmasına yardımcı, aynı zamanda damarlara da esneklik kazandıran D ve K vitaminlerine de sahiptir.
Mandalina’nın etinden, suyundan, kabuğundan ve hatta beyaz etli damarlarından bile faydalanılabilmektedir. Mandalina’nın her zerresi bol vitamin ve de besin kaynağıdır. Mandalina’nın bilinenin dışındaki diğer faydaları;
Mandalinanın Faydaları Nelerdir?
-İştah açıcı olmakla birlikte antibakteriyel özelliğe sahiptir.
-Vücuda enerji verdiği gibi bronşit, nezle, öksürük vb. gribal enfeksiyonlara karşıda tedavi edici bir özelliğe sahiptir.
-Aroması ve kokusu ile insana sakinlik vererek yatıştırıcı bir özelliğe sahiptir.
-Astım rahatsızlığına da birebir faydalıdır.
-Yüksek tansiyonu düşürmeye yardımcı olup, kolestrolü dengede tutar.
-Damar sertliğine iyi gelir.
-Birçok meyve gibi içerisindeki lif değerleri ile bağışıklık sisteminin aksamadan çalışmasına destek olur.